İnsanlar

"Sırf bu üzgün insanları..." derken yarım bıraktı cümlesini. Gözleri her zamanki gibi uzaklardaydı, sevdiği bir şeyi izlermişçesine izliyordu o koca kalabalığı. Sonra döndü, kahvesinden bir yudum alıp devam etti cümlesine, "sırf bu üzgün insanları daha fazla üzmemek için intihar etmiyorum, anlıyor musun beni Damla?". Damla'nın onu anlamadığını biliyordu, ölümüyle en çok onu üzeceğini de. Ancak Damla tok bir sesle "anlıyorum" dedi Ege'ye. Ege'nin gözlerinin içine baktı ve "anlıyorum" diye yineledi hafif bir tebessümle, daha sonra üşüyen elleriyle Ege'nin ellerinden tuttu ve bir kez daha "anlıyorum" dedi boğazında dizilmiş cümlelerle. "Bazen anladığımız birçok şeyi anlamamazlıktan geliriz Damla bunu sen de biliyorsun" dedi ve duraksadı. Şimdi konuşma sırası Damla'nındı ancak ne diyeceğini bilmiyor gibi baktı onun gözlerinin içine, önce yutkundu, başını öne eğdi ve her zaman yaptığı gibi kendisiyle konuşur gibi konuştu onunla. "Biliyorum, biliyorum çünkü böyle yapmak daha az acıtıyor canımızı" dedi

Popüler Yayınlar

Sen